Şırnak’ta gözaltına alınan ancak akıbetine ilişkin açıklama yapılmayan DBP İl Yöneticisi Hurşit Külter'den yapılan başvuru ve kamuoyu baskısına rağmen 34 gündür haber alınamıyor.
Anne Kerime Külter, oğlunun gözaltına alınmasının üzerinden geçen 1 ayı "kabus" olarak nitelendirdi. Devletten bir yanıt beklediklerini ifade eden anne Külter, “Hurşit kaybolduğundan bu yana tek bir gece bile huzurla, güvenle uyumadım. Gözlerimi ne zaman kapatsam yüzü gözlerimin önünden gitmiyor. İşkence ve acı içinde geçen bu günlerime sebep olanları asla affetmeyeceğim" dedi.
Evlat sahibi herkesi kendisini anlamaya çağıran anne Külter, “Cumhurbaşkanı’nın evladı yok mu? Kendini benim yerime koysun ona bu acı yaşatılsaydı ne yapardı? Oysa Cumhurbaşkanı çıkıyordu meydanlarda 'artık insanların faili meçhule' kurban gitmeyeceğini anlatıyordu. Hani verdiği sözler?” diye sordu.
Umudunu asla yitirmediğini ve sonuna kadar oğlunu arayacağını dile getiren anne Külter, tüm annelerin “Hurşit Külter nerede?” sorusunu sormasını istedi.
"Devletin açıklamaları inandırıcı değil"
Külter'in ağabeyi Kamil Külter ise, devlet yetkililerinin kardeşine ilişkin yaptığı açıklamaları inandırıcı bulmadıklarını aktardı. Kardeşinin kendilerine attığı mesajın üzerinden 34 gün geçtiğini dile getiren kardeş Külter, mesajın ardından JÖH ve PÖH hesaplarından kardeşinin gözaltında olduğuna dair atılan mesajları hatırlattı.
Ağabey Külter, şunları aktardı: “Biz bu mesajların gerçek olduğu kanaatindeyiz. Daha önce de sokağa çıkma yasaklarının sürdüğü birçok yerde benzer paylaşımlar yapılmış ve bu paylaşımların sonuçları doğru çıkmıştı."
Hukuki olarak birçok yere başvurduklarını ve bu bağlamda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de başvurduklarını dile getiren ağabey Külter, bu kurumlardan ağabeyinin akıbetine ilişkin bir yanıt verilmediğini söyledi. Ağabey Külter, sadece AİHM'in Türkiye'den savunma istemesi üzerine Milli Savunma Bakanlığı'nın bu konu ile ilgili bir müfettiş görevlendirdiğini söyledi.
Türkiye’de 17 bin insanın kaybedildiğini ve "faili meçhul" cinayete kurban gittiğini hatırlatan ağabey Külter, bu insanlara “kayıp” ya da “faili meçhul” demenin doğru olmadığını çünkü bu insanların okyanusta ya da Amazon’da kaybolmadığını bu ülkenin sınırları içerisinde kaybedildiklerini ifade etti.
Kardeşinin kaybedilmesini yeni bir sürecin başlangıcı olarak yorumladıklarını dile getiren ağabey Külter, Hurşit’in kaybedilmesinin asit kuyularına geri dönüş anlamına geldiğini söyledi. Ağabey Külter, “Hurşit, Trakya’dan Ege’ye kadar yüreği barış için atan tüm annelerin çocuğudur, ona sahip çıkılsın" çağrısında bulundu.
(DİHA)